KIZIL MİNARE CAMİ
XIII. yüzyıl Selçuklu eserlerinden olan Eğri Minare, Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat’ın babası Sultan I.Gıyaseddin Keyhüsrev tarafından 1221-1236 yıllarında yaptırılmıştır. Fatih Sultan Mehmet dönemi ve sonrasına ait kayıtlar ile Aksaray Şer’îyye Sicil Defteri’nde Keyhüsrev Camisi ve Minaresi olarak adı geçer. Eserin, IV Murad tarafından verilen birde beratı bulunmaktadır.
Mimarının yer çekimine meydan okurcasına inşa ettiği bu Selçuklu ustalığının mimari şaheseri, ekseninden 3° 11 C eğik oluşundan dolayı “Eğri Minare”, kırmızı tuğladan yapıldığı içinse “Kızıl Minare” olarak bilinir.
Yaklaşık 35-36 m. yüksekliğindeki minare, dört köşe bir kaidenin üzerine oturtulan silindirik gövdeli, ince bir silme ile iki kısma bölünmüştür. Gövdenin alt kısmında zikzaklı bezemeler, üst kısmında ise tuğlalar yatay örülmüştür. Gövdesi kuzey-doğu istikametinde 3° 11 C eğik olan Minarenin üzerinde küçük aydınlatma mazgalları bulunmaktadır. Minarenin inşasında Horasan harcı kesme taş ile sırlı ve kırmızı tuğlalar, süslemesinde ise çini kullanılmıştır.
Tek şerefeli olan minarenin en kalın yerinde, dıştan dışa genişliği 3.42 metredir. Şerefeye, minare içerisinde 92 basamağı olan taş merdivenlerden çıkılmaktadır. Şerefe altı istalaktitli olup, şerefeyi gövdeden altı sıra kabartma kuşak ayırmaktadır. Kuşağın altında ise çini süslerden oluşan ikinci bir kuşak bulunmaktadır. Şerefe altındaki mukarnasların yüzeylerinde geometrik desenli firuze ve lacivert renkli çini mozaik süslemeler yer alır. Ancak zaman içerisinde bu süslemelerin büyük çoğunluğu dökülmüştür.
Eğri Minarenin yanındaki, Keyhüsrev Camisi olarak bilinen harap olmuş eski Camii 1883 yılında yıkılmış, 1937 yılında yapılan onarımlar nedeniyle özelliğinden uzaklaşmış ve yalnızca Eğri Minare ayakta kalmıştır. Ön cephesinde birbirlerine kemerlerle bağlı beş bölümlü bir son cemaat yeri bulunan Caminin ibadet mekânının ve son cemaat yerinin üzeri kırma çatı ile örtülüdür. İçerisinde ise belirgin bir süsleme elemanı bulunmamaktadır.
Konya Vakıflar Bölge Müdürlüğünce projesi çizdirilmiştir. Onarım ve restorasyonu devam etmektedir.
Mimarının yer çekimine meydan okurcasına inşa ettiği bu Selçuklu ustalığının mimari şaheseri, ekseninden 3° 11 C eğik oluşundan dolayı “Eğri Minare”, kırmızı tuğladan yapıldığı içinse “Kızıl Minare” olarak bilinir.
Yaklaşık 35-36 m. yüksekliğindeki minare, dört köşe bir kaidenin üzerine oturtulan silindirik gövdeli, ince bir silme ile iki kısma bölünmüştür. Gövdenin alt kısmında zikzaklı bezemeler, üst kısmında ise tuğlalar yatay örülmüştür. Gövdesi kuzey-doğu istikametinde 3° 11 C eğik olan Minarenin üzerinde küçük aydınlatma mazgalları bulunmaktadır. Minarenin inşasında Horasan harcı kesme taş ile sırlı ve kırmızı tuğlalar, süslemesinde ise çini kullanılmıştır.
Tek şerefeli olan minarenin en kalın yerinde, dıştan dışa genişliği 3.42 metredir. Şerefeye, minare içerisinde 92 basamağı olan taş merdivenlerden çıkılmaktadır. Şerefe altı istalaktitli olup, şerefeyi gövdeden altı sıra kabartma kuşak ayırmaktadır. Kuşağın altında ise çini süslerden oluşan ikinci bir kuşak bulunmaktadır. Şerefe altındaki mukarnasların yüzeylerinde geometrik desenli firuze ve lacivert renkli çini mozaik süslemeler yer alır. Ancak zaman içerisinde bu süslemelerin büyük çoğunluğu dökülmüştür.
Eğri Minarenin yanındaki, Keyhüsrev Camisi olarak bilinen harap olmuş eski Camii 1883 yılında yıkılmış, 1937 yılında yapılan onarımlar nedeniyle özelliğinden uzaklaşmış ve yalnızca Eğri Minare ayakta kalmıştır. Ön cephesinde birbirlerine kemerlerle bağlı beş bölümlü bir son cemaat yeri bulunan Caminin ibadet mekânının ve son cemaat yerinin üzeri kırma çatı ile örtülüdür. İçerisinde ise belirgin bir süsleme elemanı bulunmamaktadır.
Konya Vakıflar Bölge Müdürlüğünce projesi çizdirilmiştir. Onarım ve restorasyonu devam etmektedir.